Kayıtlar

akinci94 etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İstanbul Çapa Öğretmen Okulu misafiri olarak 1964

Resim
15 Haziran 1964 Pazartesi, İstanbul... Bugün sabah kahvaltısından sonra birden, zamanda 2 yıl geriye, İstanbul Çapa Öğretmen Okulu'a gittim. Perili Köşk olarak tanımladığım okulumu, arkadaşlarımı ve öğretmenlerimi özlediğimi hissettim. Her yarım saatte bir kalkan Kamil Koç otobüslerinden birine bindim saat 09:00'da. Yaklaşık 9 saatlik bir yolculuktan sonra, saat 18:00'de Sirkeci Garı civarında otobüsten inip, çevreyi gözden geçirdim. Anadolu ve Trakya'dan gelen bütün şehirlerarası otobüslerin son durağı Sirkeci ve Gar çevresindeki ara sokaklardı. Ara sokaklardan boynuzlu otobüslerin kalktığı Sirkeci Garı Meydanı'na geldim. Bindiğim otobüste içim içime sığmıyordu. Çapa'ya ulaşmak istedim bir an önce. Otobüsten indiğimde, Millet Caddesi'nin karşısına geçerek, 2 yıl okuma şansımı yarattığım Çapa Öğretmen Okulu anıtsal binasına, Perili Köşkümüze, hasret giderircesine uzunca bir süre baktım. İlk kez 11 Eylül 1961 Pazartesi günü böyle bakmıştım bu anıtsal yapıya. ...

ANKARA YÜKSEK ÖĞRETMEN OKULU'NA SEÇİLDİM

Resim
31 Mayıs 1963 Cuma, Çapa İstanbul... Sevincimden yere göğe sığamıyorum. Sığamıyorum çünkü Ankara Yüksek Öğretmen Okulu vizesi onaylandı. Ankara Yüksek Öğretmen Okulu hayalimin gerçekleşmesi için, başlangıçta karşı çıkan Ekrem Zeki Ün, her dersinden önce konuyu açtığımdan ve sonraki yıl içinde de başının etini yiyeceğim anlaşıldığından vize vermek zorunda kaldı. Bugün saat 10:00'da Öğretmenler Kurulu Toplandı. Ben de heyecanla kuruldan çıkacak kararı bekliyorum kurul odasının önlerinde. Zaman bir türlü geçmek bilmiyor. ***** Nihayet saat 12:00'de Matematik Öğretmenim Tevfik Aras kapıda göründü. Adeta uçarak yanına ulaştım. -Kutlarım Akıncı. Ankara Yüksek Öğretmen Okulu'na gönderilme kararın oybirliği ile gerçekleşti. -Teşekkür ederim öğretmenim. Sayenizde gerçekleşti. -Ekrem Zeki Üngör'ü nasıl razı ettin ki bugün gitmen konusunda olumlu oy kullandı. -Bıktı benim ısrarlarımdan. Önümüzdeki yıl başına bela olacağımın farkına vardığı için olumlu oy kullanmıştır. Ba...

TARİH ÖĞRETMENİM NİYAZİ AKŞİT

Resim
14 Ekim 1963 Cumartesi, Çapa İstanbul... Bugün son iki saatimizde, hem okul müdürümüz hem de Tarih Öğretmenimiz Niyazi Akşit'in dersi vardı. Derslerini seviyorduk. Sınıf ders defterini imzaladıktan sonra bizlere dönerek ''Eğitim biraz da yaşadığımız şehir ya da yöre ile bütünleşmektir.'' diye söze başladı. İvriz’deki Tarih Öğretmenim Hüseyin Seçmen aklımdan geçti bir an. Hüseyin Seçmen de aynı cümleleri yinelemekteydi. İstanbul ile bütünleşebilmek, tarihini ve havasını soluyabilmek için 1500 yıl geriye giderek Konstantinopolis’i tanımamız gerekiyordu. Üç imparatorluğa başkentlik yapmış bu gizemli şehirde, her türlü ticari faaliyetlerin kolaylıkla yürümesini sağlayan, coşkulu törenlere olanak sağlayan yollar ve meydanlardı. Ana yollar ki İmparatorluk yoluydu, ticari faaliyetleri İtalya’daki Roma Forumu’na kadar ulaştırıyordu. Egnatya yolu olarak tanımlanan bu 1120 km’lik yol İstanbul’un can damarıydı. Geleceğimizi bilimsel verilere oturtmak için geçmişimizi...