Kayıtlar

Köy Enstitüleri etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

ABD Marshall Planı ve Yeşil Kuşak

Resim
   5 Haziran 1965 Cumartesi, AYÖO Ankara... Truman Doktrini, ekonomik boyutu Marshall Planı ve askeri boyutu NATO'yu tanıdıkça ''Komünistler Moskova'ya'' sloganının nereden ve  nasıl ortaya çıktığını anlamıştım. 1945 yılından sonraki İslami ve Milli nitelikli bütün dernek ve kuruluşlar ABD'nin Yeşil Kuşak Projesi idi.  Ancak, milliyetçi olduklarını iddia eden arkadaşlarım bu sonucu bir türlü kabullenmek istemiyorlar. Yine de anlatmayı sürdürüyorum saatlerce. Yeşil Kuşak ve Marshall  Yardım Planı, ABD'nin Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği'ne karşı geliştirdiği stratejik projeler arasında yer alır. Marshall Planı'nın temel amacı, II. Dünya Savaşı sonrası Avrupa'nın ekonomik ve siyasi istikrarını yeniden sağlamak, komünizmin yayılmasını engellemek ve ABD'nin çıkarlarını korumaktı. Marshall Planı, 1948-1951 yılları arasında uygulanmış ve 16 Avrupa ülkesine ekonomik kalkınma yardımı sağlamıştır. Ancak bu yardımın görünürdeki amacı Avr...

Karma Ekonomik Sistem ve Atatürk

Resim
  Atatürk'ün ekonomi anlayışı, Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığını ve kalkınmasını hedefleyen bir yaklaşıma dayanıyordu. Bu anlayış, "karma ekonomi" olarak adlandırıldı, hem devletin hem de özel sektörün ekonomik faaliyetlerde rol almasını öngördü. Bu öngörünün kökeninde Serbest Piyasa ekonomisi ile Sosyalist Ekonomi sistemini incelemiş olması yatıyordu. Sanayi Devrimi, kapitalist sistemin serbest piyasa ekonomisinin yaygınlaşmasını sağladı, ancak sistemin yarattığı eşitsizlikler ve işçi sınıfı üzerindeki olumsuz etkiler, alternatif ekonomik modellerin tartışılmasına zemin hazırladı. Devlet müdahalesinin yok denecek kadar az olduğu bu sistemde üretim araçları ve kaynaklar bireyler ya da şirketler tarafından sahiplenip işletiliyordu. Yenilikçilik, ekonomik özgürlük, geniş ürün ve hizmet seçenekleri avantaj olurken, gelir eşitsizliği, doğal kaynakların aşırı kullanımı, sosyal refah eksikliği dezavantaj oluşturuyordu. Marx ve Engels'in düşüncelerinden esinlenere...

A.Ü. Fen Fakültesi ilk hafta izlenimleri

Resim
  30 Eylül 1964 Çarşamba, Ankara... Fen Fakültesi öğrencisi olarak üçüncü günümüz. Hangi dersleri alacağımızı ve nerede izleyeceğimizi öğrendik bu süre içinde. Henüz dersler başlamadı, öyle sanıyorum ki önümüzdeki hafta başlayacak. Fen Fakültesi yerleşkesine, Dögol Caddesi'nden, girdikten yaklaşık 100 metre sonra, aralarında muhteşem bir botanik bahçesini andırır alanla iki yanında devasa büyüklükte A ve B Blokları yer alıyordu. Oturma alanları ve bu alanları bahçenin farklı köşelerine taşıyacak taş ve beton yürüme yolları yapılmıştı. Güneş ışığı ve su ihtiyacına göre farklı türdeki bitkilerin bulunduğu bahçede Fen Fakültesi'nin kuruluş yıllarından kalma "kimlik plaketli" ağaçlar, balıklı-kurbağalı-nilüferli iki havuz ve çeşitli heykeller bulunmaktaydı. Derslerden bunalan öğrencilerin huzur bulduğu bu muhteşem bahçenin sağ tarafında Dekanlığın yanı sıra Kimya, Biyoloji ve Botanik derslerinin yapılacağı amfilerin bulunduğu A Blok yer alırken, sol tarafında da Matem...

KİMYA ÖĞRETMENİM MÜNEVVER BAÇ

Resim
  2 Ekim 1961 Pazartesi, Çapa… Rulo yapılmış büyükçe bir periyodik cetvel levhasıyla sınıfa giren Münevver Baç ‘’Günaydın Çocuklar, bu gün sizlerle evreni oluşturan maddenin, galaksilerin, yıldızların, gezegenlerin ve doğal olarak yaşamın oluşumunun şifreleri üzerinde konuşmak istiyorum. Bu şifrelerin farkına varabilir ve öğrenebilirsek insanlığın ihtiyacı olan her türlü maddeyi üretebilecek hale gelebiliriz. Dedikten sonra periyodik cetvel tablosunu tahtaya astı. Bir süre sınıfı süzdükten sonra, Sözünü ettiğim şifrelerin anahtarı tahtaya astığım periyodik cetveldeki sembollerdir. Farkına varacağınız sırlar ve şifreler kimya derslerine olan ilginizi arttıracaktır. Dedikten sonra elindeki değnekle tablonun sol üst köşesini göstererek, Periyodik cetveldeki en basit element Hidrojen’dir. Evrenin başlangıç yıllarında sadece Hidrojen atomları vardı. H sembolüyle gösterilen Hidrojen evrenin temel taşıdır. Bu nedenle atom numarası ‘’1’’ dir. Normal basınç ve sıcaklıkta renksiz, ...

SINIF BAŞKANI SEÇİLİYORUM

Resim
  22 Eylül 1958 Pazartesi saat 17,30, İvriz… 1958-59 Eğitim ve Öğretim yılının ilk günü ve ilk dersimiz matematik...  Dersimize Müdür Yardımcısı ve Matematik Öğretmeni Hikmet Göksel geldi. Kapıdan girer girmez hep birlikte ayağa kalktık. -Günaydın çocuklar, oturun lütfen. Oturduk. Bir süre sınıfı süzdükten sonra, -Sınıfınızı idare katında temsil etmenin yanı sıra sınıftaki disiplinden de sorumlu olacak bir sınıf başkanı seçmelisiniz. Köy Enstitüleri ve ardılları olan Öğretmen Okullarında çalışan hizmetli sayısı yok denecek kadar azdır. Okulun işleyişi ve hizmetleri idare ile öğrenciler arasında paylaşılmaktadır. Bu paylaşım Demokratik bir uygulamadır, herkesin söz hakkı vardır. Ancak yetki ve sorumluluğun paylaşımı belli kurallara bağlı olduğu gibi sıkı bir disiplini de içerir. Tam da bu noktada sorumluluk ve yetki verdiğimiz nöbetçi öğrencilerle sınıf başkanları devreye girer. Dedi ve devam etti. -Seçeceğiniz sınıf başkanı sınıftaki disiplinden sorumlu olmanın yanı sıra derst...

İVRİZ ÖĞRETMEN OKULU İÇİN İLK ADIM

Resim
17 Eylül 1958 Çarşamba, Misli… Leyli meccani olarak adlandırılan parasız yatılı okullar fukara çocuklarının kurtuluş reçetesiydi. Köy Enstitüleri ve ardılları olan öğretmen okullarıyla askeri okullar leyli meccani olarak öğrenci almaktaydılar. Hem Öğretmen Okulları hem de askeri okullar aydınlık Türkiye için yetiştiriyordu öğrencilerini. İvriz öğretmen Okulu da bunlardan biriydi. 18 Ağustos’ta iki gün süren parasız yatılı sınavlarına katılmış, kendimce oldukça başarılı da olmuştum. 25 gündür sonuçlarını bekliyordum. 15 Eylül Pazartesi akşamüzeri, Niğde’den gelen köy otobüsüyle birlikte benim için müjdeli haber geldi. İvriz Öğretmen Okulu Müdürlüğü gönderdiği yazıda yazılı sınavı kazandığımı ve 19 Eylül Cuma günü yapılacak sözlü sınavda hazır bulunmam gerektiğini yazmıştı. Kardeşim kazanamamıştı. Buruk bir sevinç yaşandı evimizde. Bayezid öğretmenimizin de devreye girmesiyle, kardeşimin önümüzdeki yıl ilkokul beşinci sınıfı tekrar ederek bilgilerini taze tutması kararlaştırıldı....

İVRİZ ÖĞRETMEN OKULU YAZILI SINAVLARI

Resim
  20 Ağustos 1958 Çarşamba, Misli… Anamın dualarıyla Pazartesi sabahı Niğde’ye gidecek olan köyün külüstür otobüsünü kaçırmamak için zamanından önce çıktık evden. Hareketinden yaklaşık 15 dakika önce yerimizi almıştık otobüste. Hareket saatinden önce otobüs dolmuştu. Her otobüse binen, -Hayrola çocuklar, sabah sabah nereye? -İvriz Öğretmen Okulu Leyli Meccani sınavlarına gidiyoruz. -Nedir O? -Öğretmen Okulları, parasız yatılı okul sınavlarıyla, başarılı köy çocuklarını alıyorlar. Okutuyorlar, öğretmen olarak yetiştiriyorlar. -Allah yardımcınız olsun, başarılar dileriz. Dediler. Teşekkür ettik. Yolculuk boyunca İvriz’deki parasız yatılı okul ve Köy Enstitüleri konuşuldu. Daha doğrusu ben anlattım onlar dinledi. Misli Köyü’nde ilkokuldan sonra eğitim ve öğrenimini devam ettiren pek öğrenci olmamıştı. Köyde Orta Okul olmaması en büyük engellerden biriydi. Ailelerine yardımcı olmayı seçmişlerdi. Seçmek zorunda kalmışlardı, çünkü ailelerin çocuklarını Niğde’de okutacak ekonomik güçleri ...