Kayıtlar

karagözler Köyü etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

MART KAPIDAN BAKTIRIR ÇAPA KÜREK SAPI YAKTIRIR

Resim
  31 Mart 1961 Cumartesi, İvriz… Nöbetçi öğretmenin ranzaların demirlerine anahtarlarıyla vurarak oluşturduğu madeni seslerle gözlerimizi ovuşturarak kalktık. Bahar geldi, yaza giriyoruz derken sanki bir kar tipisi uğultusu çınlıyordu kulaklarımda. Yarı buzlanmış camdan baktığımda ortalık bembeyaz bir yorganla örtülmüştü. Kulaklarımı çınlatan tipi kar tanelerini savuruyor, bazı yerlerde spiraller oluşturarak uğulduyor ve cama vuruyordu. Hava sıcaklığı eksiye düşmüş ve oldukça soğuk bir ortam oluşmuştu. Hızla giyinip, yataklarımızı da düzelttikten sonra karlara bata çıka ve tipinin olumsuz etkilerinden kurtulmaya çalışarak sabah etüdü için sınıfımıza gittik. Bahar geldi diye soba yakılmamıştı. Sınıf gürültülüydü, soğuktu ve ders çalışma olanağı yoktu. Ders çalışmaktan vazgeçip, kitap okumayı denedim. Ama olmadı. Birden 1951 yılı nisan ayının üçüncü haftasına götürdü hafızam beni. Bulgar asimilasyonundan kurtulmak için böyle bir kış gününde Bulgaristan’ın Karagözler Köyün...

HALİL DEDEMİ TOPRAĞA VERDİK

Resim
  22 Eylül 1951 Cumartesi, Ceyhan Adana… Ağıt sesleriyle uyandım... Bana mı öyle gelmişti. Doğru dürüst göremiyordum ama kulaklarım daha duyarlı hale gelmişti. Sanki çevremde bir matem havası vardı. Bu sabah da gözlerim çapaklı ve kapalı olarak, zorlukla kalkmıştım. Seslendiysem de duyan olmadı. Gözlerimdeki çapağı silecek anam de yoktu ortalıkta.  Zar zor bulduğum su ile yüzümü yıkadıktan sonra gözlerimi iyice temizleyip dışarı çıktığımda pamuk tarlasında kimseler yoktu. Nereye gitmiş olabilirler derken, çadırımızın arka tarafında hıçkırıklara karışan ağlama seslerine doğru hızla yürüdüm. Arkamdan Mustafa da geliyordu. Herkes Kurtuldu Dedemin çadırı etrafında toplanmıştı. Sessizce ağlayanlar, gözyaşı dökenler, büyük bir hüzün içinde başlarını avuç içine almış olanlar var dı… Neler oluyor diye kardeşim Mustafa ile ben de yaklaştım  Halil Dedemin çadırına. Kalabalık arasında çadıra girmek istedim. Bizi gören babam uzaklaştırmaya çalıştı ikimizi de. -Neden...

DÖNDURUCU BİR MART SABAHI

Resim
5 Mart 1951 Pazartesi, Karagözler… Alaca karanlıkta gözümü araladığımda, anam evdeki sobayı çoktan yakmış, bir köşede babam sabah namazını kılıyordu.  Odun sobasının önündeki hava deliğinden  çıkan ateşin alevi beyaz badanalı duvara, duvardan da tavana yansıyarak odayı aydınlatıyordu. Kuzine sobasıydı yanan… Üzerine en az iki tencere sığan kuzine sobaların fırınları da vardı. Ekmek, börek, yemek pişirmenin yanı sıra mükemmel ısınma araçlarıydı kuzineler… Gerinerek yan döndüm. Biraz daha uyumak istiyordum. İstiyordum ama uykum bitmişti…Hiç tanıma fırsatı bulamadığım, vefat eden Durgud Dedemden kalma evimizdeki kuzineli odada yatıyorduk. Üç odalı bir evdi dedemden kalan. Sadece yattığımız  odada soba yanıyordu. Kışın hem oturma hem de yatak odası olarak kullandığımız kuzineli odaya   serilmiş  olan yataklarda üç kardeş yan yana yatıyorduk. Kardeşlerimden Mustafa 5 yaşında, Şaban  ise 2  yaşındaydı. Babam Ahmet ve anam...

BALKANLARA GÖNÜLLÜ VE ZORUNLU GÖÇLER

Resim
  Osmanlı Beyliği 1300’lü yıllarda Bizans’a yakın sınır bir bölgede ortaya çıktı. Rumeli’ye geçiş, Osmanlı Devleti’nin büyümesinde en etkili rolü oynadı. Gelişme Rumeli’de gerçekleşmiş, Edirne Osmanlının İkinci Başkenti olmuştu. Bu nedenle Osmanlı Devleti, Rumeli güdümlü bir Türk- İslam Devletiydi. Bugün Anadolu ve Anavatan olarak kabul ettiğimiz pek çok şehrimizin fethi, Rumeli’de fethedilen pek çok şehirden sonra olmuştur. Osmanlı, Rumeli’deki varlığını güçlendirmek ve sürdürebilmek için, Anadolu’daki pek çok Türkmen grubunu sürgünler ve iskânlar neticesinde Rumeli’ye yerleştirdi Rumeli’ye yerleşecek olan Türk ailelerinin öncelikle gönüllü olması istenmiş, gönüllü olmadıkları takdir de zorla sürgün edilerek fetih edilen bölgeye iskân ettirilmişti. 14. yüzyıl ortalarında Türklerin Rumeli’ye geçişi, Balkanlar’ın tarihinde önemli bir dönüm noktası olmuş, Osmanlı Devleti büyümüş ve 600 yıl sürecek bir imparatorluğa dönüşmüştü. Balkanlar’ın dağlık ülkelerinden biri olan Bulgari...