elveda Tarsus ver elini İstanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
elveda Tarsus ver elini İstanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Temmuz 2023 Pazar

ELVEDA TARSUS VER ELİNİ İSTANBUL


13 Eylül 1962 Perşembe, Tarsus...

Tarsus Turan Emeksiz Ağaçlama Sahası'ndaki mevsimlik işçilik dönemimizi, ağaç diplerini son bir kez daha çapalandıktan sonra, bugün sonlandırdık.

Çapayı Tarsuslu Derviş Çavuş'a teslim ettikten sonra ellerime baktım...

Nasırlaşan ellerimin yanında parmaklarım da kütleşmişti. İstanbul Çapa Müzik Semineri'ne döndüğümde kemana uyum sağlamak oldukça zor ve zaman alacaktı.

Ekrem Zeki Ün'ün azarlarına hedef olacağım kesindi. Parmaklarımı korumam konusunda mazeret kabul etmezdi. Etmezdi çünkü benim koşullarımda yetişmemişti. Her neyse, bir çözüm üreteceğim okula ulaşınca.

Yaklaşık 3 aydan biraz fazla amirim durumundaki ilkokul mezunu Derviş Çavuş alnımızdan öperek uğurladı beni ve kardeşimi.

Daha önce de yazdığım gibi, bizim gibi hem okuyup hem de mevsimlik işçilik yapanlara, hayranlığa varan bir saygısı vardı Tarsuslu Derviş Çavuş'un. Filozof gibi bir adamdı. Öğle tatillerindeki sohbetlerini severdim.

Babam dün mobileti ile Tarsus'a inerek tren biletlerimizi aldı. Mustafa Konya, ben İstanbul yolcusuyum. Konya'ya kadar beraber gideceğiz.

Yarın, hem son 13 günlük ücretlerimizi alacak hem de Tarsus'tan ayrılacağız.

Geçtiğimiz üç ayda, toplamda yaklaşık 500'er lira ücret aldık kardeşimle.

Babam 13'er günlük ücretlerimize ek olarak 100'er lira koydu ceplerimize. Ayrıca, her ay 40'ar lira harçlık göndereceğini söyledi.

Geçen 3 aylık sürede Turan Emeksiz Ağaçlama Sahası kumulları yeşermeye başladı. Yaklaşık 60 mevsimlik işçinin diktiğ fidanların yüzde 80'i de tuttu.

Sanıyorum önümüzdeki yıl geldiğimizde daha yeşil bir kumul sahası bulacağız.

Atom karınca olarak gördüğüm babam, her zaman olduğu gibi, ''sizler yeterki okuyun. Ben gece gündüz çalışır, sizi desteklerim.'' Dedi. ''Sıkça mektup yazın.'' Demeyi de unutmadı.

Mustafa ile ben tahta bavullarımızı hazırlarken anam da yolluk hazırlıyordu.

İlkokul döneminde sürekli hastanelerde olan anama Turan Emeksiz Ağaçlama Sahası ve deniz havası iyi gelmişti. Sağlık yönünden oldukça iyi görünüyordu.

Babamla birlikte oluşturdukları kavun, karpuz, domates, salatalık, biber ve patlıcan tarlasından kışlık da hazırlamaya başlamıştı.

Ağaçlama sahasına birkaç arı kovanı da yerleştirmiş olan babam tatlı sorununu çözdüğü gibi biraz bal da satarak ekonomik gücünü arttırmaya çalışıyordu bizlere yardımcı olabilmek için. Anam da ineğin sütünden peynir yapmayı da ihmal etmemişti.

Ağaçlama sahasından gönlüm rahat olarak ayrılacaktım...


BİR YIL SONRA ÇAPA ÖĞRETMEN OKULU MİSAFİRİYİM

15 Haziran 1964 Pazartesi, İstanbul... Bugün sabah kahvaltısından sonra birden, zamanda 2 yıl geriye, İstanbul Çapa Öğretmen Okulu'a git...