hile günü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hile günü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Şubat 2023 Cumartesi

İVRİZ'DE NİSAN 1 ŞAKASI

 1 Nisan 1961 Cumartesi, İvriz...

Bugün 1 Nisan, şaka günü...

Tarih derslerinde Hüseyin Seçmen'in açıklamalarına göre; tüm dünyada kutlanan ve 'şaka' günü olarak bilinen bu gün, Fransızlar tarafından ''Aptallar Günü'' olarak kabul edilirken, Müslümanlar tarafından ''Hile Günü'' olarak algılanmaktadır.

Tarihçesi çok iyi bilinmemekle birlikte ''Nisan 1 Şakası'' yine de kandırma, aldatma ya da Hile günü uygulamalarıyla ünlüdür.

''Ahmet, baban gelmiş. İdarede seni bekliyor.''

Dediğimiz arkadaşımız babasını arayıp bulamadan geri döndüğünde ''Nisan 1'' şakası yaptık diye paçayı kurtarıyorduk.

Bazı şakalar son derece olumsuz sonuçlar doğurabiliyordu.

1479'da Kastilya ve Aragon birleşerek İspanya Krallığı'nı oluşturdular. 1482'de İspanya, İber Yarımadası'ndaki son Müslüman siyasi otorite olan Granada merkezli devleti yıkmak üzere harekete geçtiler.

25 Kasım 1491'de Granada'nın sultanı Ebu Abdullah Muhammet ile İspanya Krallığı arasında teslim anlaşması imzalandı. Bu anlaşmaya göre Gırnata İspanya'ya teslim olup katılacak, sultan ve ailesi İber Yarımadası'ndan ayrılacaktı.

Bu anlaşmanın gereği olarak 2 Ocak 1492'de İspanyollar Granada'yı teslim aldılar. Fakat anlaşmaya uymayarak halka sert davrandılar ve döneminde dünyanın en büyük kütüphanesi olan Gırnata Kütüphanesi'ndeki tüm kitapları yaktılar.

Bir başka söylenceye göre de, kaleyi almanın zorluğunun bilincinde olan İspanya Krallığı ordusunun komutanı kaleyi düşürmek için 31 Mart gecesi kalenin önüne giderek bir elinde Kur an bir elinde İncil, kaledekilere seslenir.

Şu iki kitap üzerine yemin ederim ki, teslim olursanız canınız bağışlanacaktır. Der.

Bunun üzerine gerekli görüşmeler sonrasında Müslümanlar canlarının kurtarılması karşılığında kaleyi teslim ederler. Ne var ki 1 Nisan sabahı, İspanya Krallık ordusu komutanı bütün Müslümanların öldürülmesi için emir verir.

Müslümanlar ''canımızı bağışlayacağınıza dair yemin etmiştiniz'' söylemi üzerine, kaleyi teslim alan komutanı "Benim sözüm size dün akşam içindi, bugün için size bir sözüm yoktur" diye cevap verir.

Hikâyeye göre o gün bugündür, 1 Nisan Müslümanlar arasında Hile Günü olarak alınmaktadır. 

Fransızların, Aptallar Günü olarak kutlamasına gelince,

Roma İmparatoru Sezar M.Ö. 46 yılında takvimin başlangıcını Ocak ayı olarak ilan ettiyse de, 16. yüzyılın ortalarına kadar Avrupa'da yeni yıl geleneksel olarak, bahar aylarının başlangıç tarihi olarak da kabul edilen Mart ayının 25'inde kutlandı.

Sezar'dan tam 1610 yıl sonra, 1564 yılında Fransa kralı IX. Charles, yıl başlangıcını Ocak ayının 1. gününe aldı. Charles'in bu kararı fazla yayılmadı. Duyanlar ise protesto amaçlı eski adetlerine devam ettiler. 1 Nisan'da partiler düzenlediler.

Charles taraftarları ise onları Nisan aptalları olarak nitelendirdiler. 1 Nisan'a "aptallar günü" adını verdiler. Bu günde herkese sürpriz hediyeler verdiler, gerçek olmayan haberler ürettiler.

Yıllar sonra ocak ayının yılın ilk ayı olmasına alışılınca, Fransızlar 1 Nisan gününü kültürlerinin bir parçası görerek devam ettirdiler.

Oradan da bütün dünyaya bir şaka günü olarak yayıldı.

İvriz 3/A sınıfı kime ve nasıl 1 Nisan şakası yapacaktı?

Öğretmeni rahatsız olduğu için ilk iki saatimiz boştu. 3/B sınıfı ziraate kaçmıştı. Biz de 3/B'nin matematik öğretmeni Kadir Beyi şakalamak için 3/B sınıfına gidip oturduk.

Sınıfa giren Kadir Bey hiç istifini bozmadan not defterini çıkardı ve ''42 sözlüye'' dedi. Oysa 42 numaralı öğrenci ziraatta idi. Kadir Bey, ''demek gelmiyorsun, sözlü notun 2'' Dedi. Ardından da ders anlatmaya başladı. Teneffüs zili çaldığında, alel acele sınıfımıza koştuk.

Üçüncü ve dördüncü saatlerde coğrafya dersimiz vardı. Kadir Beyin tutumundan ders almamış olacağız ki sınıfımızın çoğunluğu Torosların eteklerine gidelim kararına vardı. Bazı arkadaşlarımız bize katılmadı.

Çiçeklerin açtığı, kelebeklerin uçuştuğu bir yerde şaka gününü geçirmeye karar verdik. Koşanlar, birbirini kovalayanlar, ters perende atanlar derken sınıfta kalmış olanlar da bize katıldı.

Saat 12:30 civarında hem yorulmuş hem de karnımız acıkmıştı. Süklüm püklüm okula döndük.

Coğrafya öğretmenimiz Muzaffer Bey sınıfta bizi bekliyordu.

Hepimiz sıralarımıza oturduktan sonra ''göstereceğim ben size 1 Nisan şakası nasıl olurmuş? Bavullarınızla buradan ayrılırken arkanızdan bakacağım.'' deyince hepimizde şafak attı.

Bayrak merasiminden sonra disiplin kuruluna çağırılmayı beklerken, Muzaffer Beyin bizi şakaladığını öğrendik ama o zamana kadar da ecel terleri döktük...




BİR YIL SONRA ÇAPA ÖĞRETMEN OKULU MİSAFİRİYİM

15 Haziran 1964 Pazartesi, İstanbul... Bugün sabah kahvaltısından sonra birden, zamanda 2 yıl geriye, İstanbul Çapa Öğretmen Okulu'a git...