Kayıtlar

İstanbul Çapa Öğretmen Okulu etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Lise mezunu olarak İstanbul ziyareti

Resim
16 Haziran 1964 Salı, İstanbul... Günün ışımasıyla birlikte gerinerek uyandım. Doğrularak çevreme baktım, yatakhanede benden başka uyanan yoktu. Sessizce yataktan çıkıp aydınlık pencerelere doğru yürüdüm. Karşımda Millet Caddesi vardı. Birden zamanda geriye, 11 Eylül 1961 pazartesi gününe gittim.  Güllerle sarılı kapıcı kulübesindeki görevliye kendimi tanıttıktan sonra bahçeye girip, anıtsal okulun giriş kapısına doğru yürümüştüm. Çam ağaçlarının, güllerin, okulun kurucusu ile Atatürk büstünün bulunduğu önündeki bahçeden sonra mermer merdivenler, kocaman bir giriş kapısı ve sizi karşılayan kırmızı halılar ve büyük yaldızlı aynalar… Millet Caddesi’nden geçenlerin de hayranlıkla baktığı anıtsal binanın kapısından girince kendimi Osmanlı dönemlerinden birindeki bir sarayda yaşıyormuş gibi hissetmiştim. Bu anıtsal yapıda iki yıl müzik semineri öğrencisi olarak bulunma ayrıcalığını yaratmıştım. Kendimle gurur duydum.  Bir süre daha Millet Caddesi'ni izledikten sonra, bavulumdan...

İSTEMSİZ OLARAK SİGARAYA BAŞLIYORUM

Resim
28 Nisan 1962 Cumartesi, Çapa İstanbul… Bayrak merasiminden sonra, gözlerimin içini güldüren, enerjime enerji katan, sürekli görme isteğiyle kalbimde tatlı bir çarpıntıya yol açan Betül ile en iyi arkadaşım Gülay’a iyi tatiller diyecektim ki, Betül’ün Hukuk fakültesindeki arkadaşının geldiğini gördüm. İçim sıkıldı, yüreğim daraldı. Betül bir ‘’Hoşça kal’’ bile demeden arkadaşıyla Millet Caddesinin karşısına geçerek boynuzlu otobüslerden birini beklemeye başladılar. Gülay’ın uyarısına rağmen, ben de aynı otobüs durağına gidip beklemeye başladım. Betül’ün bir an bana baktığını gördüysem de görmemezliğe geldim. Derken Eminönü otobüslerden bir geldi. Onlar önden binerken ben arkadan otobüse bindim. Neden peşlerinden gidip, aynı otobüse bindim? Aradan bunca yıl geçmesine rağmen hala anlayabilmiş değilim. Doğru bir davranış biçimi değildi Betül ve arkadaşının peşinden gitmek. Bildiğim tek şey Betül’e olan tutkumun tavan yaptığıydı. Davranışımın hiçbir mantığı yoktu. Sadece on...

PERİ PADİŞAHI SARAYI ÇAPA ÖĞRETMEN OKULU

Resim
9 Nisan 1962 Pazartesi, Çapa İstanbul… Öyle sanıyorum ki benim gibi birçoğunuz girmekte olduğunuz bazı binalara hayran hayran bakarken bulursunuz kendinizi. 1848 yılından bu yana dimdik ayakta duran İstanbul Çapa Öğretmen Okulu binası da bunlardan biriydi. Anıtsal bir yapı olan Çapı Öğretmen Okulu ile ilk karşılaştığım ve içine girdiğim andan itibaren kendimi adeta masallardaki peri padişahının sarayında hissetmeme neden olmuştu. Aradan 7 ay geçmesine rağmen, hala aynı duyguları taşıyordum. Çapa Öğretmen Okulu, benim için, masallardaki Peri Padişahının sarayı olmuş, olmaya da devam ediyordu. Bulgaristan'dan 1951'de gelen Muhaciri bir ailenin büyük oğlu olarak, feleğin çemberinden geçmiş, geçmek zorunda kalmış ve 7 yaşında düşünsel olarak büyümüştüm. Elbistan Alevi-Kürt köylerinden karahasanuşağı ile Hasanköy’de bir süre yaşamış, Çukurova pamuk tarlalarında mevsimlik işçi olarak çalışmış, yerfıstığı ambarı Osmaniye'de kabuklu fıstık ayıklamıştım. ilkokulu 5 deği...

İSTANBUL ÇAPA ÖĞRETMEN OKULU 1961-62 EĞİTİM YILI

Resim
  18 Eylül 1961 Pazartesi, Çapa… Her geçen gün hayranlığımızın biraz daha arttığı, anıtsal mavi çinili, İstanbul Öğretmen Okulu’nun ön bahçesinde 1961-1962 Eğitim ve Öğretim yılının açılış merasimi için toplandık. İstanbul'da okuma ayrıcalığını elde etmiş biri olarak büyük bir heyecan ve coşku içindeyim. Perşembe günü yetenek sınavları sonlanmış, kazananlar üç yıl süreyle bu çatı altında eğitim görme hakkını kazanmışlardı. Bunlardan biri de bendim. Bayrak merasimine üç sınıf katılmıştı. Birinci sınıfı oluşturan bizler yetenek sınavları nedeniyle geçen hafta gelmiştik. İkinci ve üçüncü sınıflar pazar günü gelmişlerdi. Aynı çatı altında barınmakta olan Eğitim Enstitüsü ve Yüksek Öğretmen Okulu öğrencilerinin eğitime başlamaları daha sonraki günlere denk gelmişti. Birinci sınıfı oluşturan arkadaşlarımızın büyük çoğunluğu değişik öğretmen okullarından gelmiş olmakla birlikte İstanbullu ve gündüzlü olan arkadaşlarımız da vardı. Adana Osmaniye Düziçi Öğretmen Okulu’ndan...

İSTANBUL ÇAPA ÖĞRETMEN OKULU SINAVI İÇİN ÖN KAYIT

Resim
  11 Eylül 1961 Pazartesi, Çapa İstanbul… Öyle sanıyorum ki, benim gibi birçoğunuz girmekte olduğunuz bazı binalara hayran hayran bakarken bulursunuz kendinizi. 1848 yılından bu yana dimdik ayakta duran İstanbul Çapa Öğretmen Okulu binası da bunlardan biriydi. Hayranlıkla seyrettim bir süre. Cephesindeki göz alıcı Çinileri ise, okulun önündeki Millet Caddesi’nden geçen herkesin “bu heybetli bina hangi kuruluşun köşkü acaba?” diye meraklanmalarına neden olmaktaydı. Okul olabileceği kimsenin aklından geçmiyordu sanırım. Hayranlıkla bir süre baktığım 170 yıllık bu anıtsal binanın bahçesine girer girmez kendimi tarihe bir yolculuk yaparken bulmuş ya da öyle hissetmiştim. Güllerle sarılı kapıcı kulübesindeki görevliye kendimi tanıttıktan sonra bahçeye girip, anıtsal okulun giriş kapısına doğru yürüdüm. Çam ağaçlarının, güllerin, okulun kurucusu ile Atatürk büstünün bulunduğu önündeki bahçeden sonra mermer merdivenler, kocaman bir giriş kapısı ve sizi karşılayan kırm...

ELVEDA İVRİZ VER ELİNİ ÇAPA ÖĞRETMEN OKULU

Resim
  10 Eylül 1961 Pazar… İçim içime sığmıyor… Hayallerimin şehri İstanbul yolundayım. Bu sabah ailemle vedalaşıp, Tarsus Yenice İstasyonu’ndan bindiğim Toros Ekspresi ile Ulukışla’ya ulaştıktan sonra aktarma yaparak Konya Garına girdim. Gar yabancı değildi. Bitişiğindeki Konya Maarif Koleji’ne iki yıl önce kardeşim Mustafa’nın kaydını yaptırmak için gelmiştim. Gar gişesinden Konya ile İstanbul Haydarpaşa arasında hizmet veren Meram Ekspresi için en ekonomik kompartımanlardan birine bilet aldım. Gişedeki memur 13-14 saat sonra Haydarpaşa’da olabileceğimizi söylemişti.  Alışmıştım tren yolculuklarına. Çok zaman alıyordu. Ara istasyonlarda gecikmesiz kalktığı görülmemişti, ancak ucuzdu. Öğrenci milleti için ‘’ucuz’’ kelimesi bir tercih meselesi değil hava gibi, su gibi bir zorunluluktu. Yediyi yirmi geçe kalkacaktı Meram Ekspresi. Tren çuf çuf sesleriyle dumanını savurarak garda yerini aldığında ilk binenlerden biri oldum. Kompartımanlar dörder, altışar ve sekizer kişilik ...

İSTANBUL ÇAPA MÜZİK SEMİNERİ ÇALIŞMALARI

Resim
  21 Temmuz 1961 Cuma, İvriz… İmdat Halvaşi öğretmenimle yaklaşık bir buçuk aydır İstanbul Çapa Öğretmen Okulu Müzik Semineri seçme sınavına hazırlandım. O da benim kadar hevesli ve heyecanlıydı. Böyle olunca da her çalışma hem kolay hem de keyifli oldu. Eğitim ve Öğretim yılı içinde beni çalıştıran Kemal Çuhalılar ile sınav için Vivaldi’nin Dört Mevsim keman konçertosunun giriş bölümü ‘’İlkbahar’’ seçilmişti. Bu seçimi İmdat öğretmenim de beğenmiş ve onaylamıştı. Keyifle çalıştığım güzel bir parçaydı. İlkbahar ile girişi yapılan konçertonun birinci bölümünde dinleyicilerin içini huzurla dolduran kuşların ötüşü kemanla seslendiriliyordu. Kuşların konakladıkları ağaçların arasından geçen derenin şırıltısı ve meltem esintileri de bu coşkulu tempoya eşlik ediyordu. Doğa yeniden canlanıyor ve tüm canlılar umut doluyordu. İvriz’de de doğa canlanmış, tüm canlılara umut ve yiyecek sunmuştu. Sunulan yiyeceklerin hasadı ve işlenmesi gerekiyordu. “ ... Her Köy Enstitüsünün devlet tarafı...

HAYALİMDE İSTANBUL ÇAPA ÖĞRETMEN OKULU

Resim
3 Kasım 1960 Perşembe, İvriz… İçim içime sığmıyordu… Nasıl sığsın ki? Hayallerimin şehri, İmparatorluklar Başkenti İstanbul’da okuma fırsatını yakalamıştım. Son iki saatimiz müzik dersiydi. Müzik öğretmenimiz Kemal Çuhalılar ‘’İstanbul Çapa İlköğretmen Okulu Müzik Seminerine gitmek isteyen var mı?’’ Sorusunu sorduğu anda ilk kalkan parmaklardan biri benimdi. Benimle birkaç parmak daha kalkmıştı. Kemal Bey kalkan parmakları gözden geçirdikten sonra ‘’ Çapa Müzik Semineri için iyi derecede Keman ve Piyano çalmak, birer parça hazırlayarak sınavına katılmak zorundasınız. Yaz tatilinde de okulda kalıp çalışmalısınız.’’ Deyince parmakların bazıları inmişti. Ben indirmemiştim. İndirmeyenlerden biri de Akif İken idi. İkimize ayrı ayrı bakıp ‘’yarından itibaren hazırlanmaya başlayabilirsiniz.’ Demişti. Seçilmiştim… İstanbul Çapa İlköğretmen Okulu Müdürlüğü, Türkiye’deki İlköğretmen Okulları müdürlüklerine yazı yazarak; normal derslerin yanı sıra müzik ve resim konusunda uzmanlaştırmak...