Kayıtlar

sordum sarı çiçeğe etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

PİYANO ÖĞRETMENİM HALİL BEDİİ YÖNETKEN

Resim
  25 Eylül 1961 Pazartesi, Çapa İstanbul… Sınıfça tatlı bir heyecan içindeyiz. Bir haftayı geride bırakmış, Çapa İlköğretmen Okulu’nda ikinci haftaya giriş yaptık. Geçen hafta matematik, fen ve sosyal derslerin öğretmenleriyle tanışarak zamanı doldurmuştuk. Müzik ve Resim semineri derslerimizin nerede, nasıl yapılacağını öğrenmiş ve okulun kemanlarıyla tanıştırılmıştık. Müzik Öğretmenlerimizle Ekrem Zeki Ün'ü tanımıştık. Haftada 10 saat Müzik dersimiz vardı. Bunun iki saati Resim Seminerindeki öğrencilerle ortaktı. Geriye kalan 8 saatin 4 saati piyano, 4 saati de keman dersleri için ayrılmıştı. Keman derslerinin iki saati Ekrem Zeki Ün ile birlikte, diğer iki saati serbest keman çalışma saati olarak ayrılmıştı. Aynı uygulama piyano dersleri için de geçerliydi. Bu gün ilk iki saatimiz resim semineri arkadaşlarımızla ortak olan piyano öğretmenimiz Halil Bedii Yönetken’in dersiydi. Okulun alt katındaki piyano odasında gerçekleşecekti. Bayrak merasiminden sonra idareden sınıf de...

MÜZİK ÖĞRETMENİM KEMAL ÇUHALILAR

Resim
  25 Eylül 1958 Perşembe, İvriz… Saat 10;40, Müzikhanedeyiz… Müzik öğretmenimiz Kemal Çuhalılar’ı bekliyoruz. Kısa boylu, minyon yapılı, sarışın, açık kumral saçlı, sert mizaçlı, hemen hemen hiç gülmeyen bir insan olarak tanıtıldı İvrizli ağabeylerimiz tarafından. Biraz tedirginiz… Sert mizaçlıydı. Hataları kolay affetmezdi. Bunda Müzik dersinde mutlaka bir enstrüman çalma zorunluluğunun da payı vardı. Mezuniyet sonrası bir köyde görev alacak olan İvrizlilerin, en azından İstiklal Marşı’nı söyleyecek, söyletecek ve idare edecek bilgi ve yeteneği edinmesi gerekiyordu. Bu nedenle Kemal Bey hiç taviz vermez demişlerdi üst sınıflardaki ağabeylerimiz. Öğrenci Ders zili çaldıktan bir iki dakika sonra girdi Müzik salonuna Kemal Çuhalılar. Hep birlikte ayağa kalkıp, bekledik. Sınıfı alıcı gözle süzdükten sonra, -Oturun çocuklar. Dedi ve piyanonun başına geçti. Bizler de oturarak bütün dikkatimizi Kemal Bey’e odaklandık. Piyanonun tuşlarına bir iki kez bastıktan sonra, ‘’Sordum Sarı Çi...