Kayıtlar

Lenin etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

AÜFF Birinci Yıl Özeti

Resim
6 Haziran 1965 Pazar, Ankara.. . AÜFF yaz dönemi sınavları başlıyor. Akşamları, kantin ya da sınıfların herhangi birinde yaptığımız Nasyonal ve Evrimsel Sosyalizm ile birlikte vahşi kapitalizm ve uygulayıcısı ABD, karşı uygulayıcısı Sovyetler Birliği ilgili atışmaları bir tarafa bırakıp, derslere odaklanmam gerekiyor. Yine de kısa bir özet yapmamda yarar var. Son iki ay, her gün olmasa da, Türk Ocakları ve benzeri yapılanmalara sempati duyan arkadaşlarla, bana göre ülkemizde kardeşlik bağlarını yok eden, ülkeyi kamplara ayıran, ''Komünistler Moskova'ya'' sloganını tartışmaya açtım. Bu sloganla neyi amaçladıklarını biliyorlar mıydı? Yeterli bilgiden yoksun olunduğunda, önümüze konulanı mı haykırıyorduk. Aslına bakılırsa, yanlış bulduğum bu sloganın kökenini ben de bilmiyordum. Ankara Türk Ocakları'ndan kovulmam bana aydınlanma yolunu açtı diyebilirim. Zamanda geriye, 1951 yılının Ağustos ayında, ''Beyaz Altın'' olarak tanımlanan Ceyhan pamuk ...

Karma Ekonomik Sistem ve Atatürk

Resim
  Atatürk'ün ekonomi anlayışı, Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığını ve kalkınmasını hedefleyen bir yaklaşıma dayanıyordu. Bu anlayış, "karma ekonomi" olarak adlandırıldı, hem devletin hem de özel sektörün ekonomik faaliyetlerde rol almasını öngördü. Bu öngörünün kökeninde Serbest Piyasa ekonomisi ile Sosyalist Ekonomi sistemini incelemiş olması yatıyordu. Sanayi Devrimi, kapitalist sistemin serbest piyasa ekonomisinin yaygınlaşmasını sağladı, ancak sistemin yarattığı eşitsizlikler ve işçi sınıfı üzerindeki olumsuz etkiler, alternatif ekonomik modellerin tartışılmasına zemin hazırladı. Devlet müdahalesinin yok denecek kadar az olduğu bu sistemde üretim araçları ve kaynaklar bireyler ya da şirketler tarafından sahiplenip işletiliyordu. Yenilikçilik, ekonomik özgürlük, geniş ürün ve hizmet seçenekleri avantaj olurken, gelir eşitsizliği, doğal kaynakların aşırı kullanımı, sosyal refah eksikliği dezavantaj oluşturuyordu. Marx ve Engels'in düşüncelerinden esinlenere...

Stalin ve Sosyalist Hümanizm

Resim
  Lenin'in ölümünden sonra Sovyetler Birliği'nin lideri olan Stalin ülkeyi endüstriyel ve askeri bir süper güç haline getirmiştir. Ancak bedeli ağır olmuştur. Stalin'in totaliter politikaları ve baskıcı uygulamalarıyla milyonlarca insan zorunlu kolektivizasyon, çalışma kampları ve yargısız infazlar nedeniyle hayatını kaybetmiştir. Oysa Sosyalist Hümanizm, bireylerin özgürlüğü ve eşitliği üzerine yoğunlaşan bir yaklaşım olarak tanımlanmıştı. Ne var ki Stalin bu kavramı, ekonomik kalkınma ve sınıfsız bir toplum yaratma amacıyla, bireysel özgürlüklerden ziyade kolektif hedeflere odaklanan bir anlayışla yorumladı. Bu yaklaşım, bireylerin haklarının, sosyalist toplumun genel çıkarları için ikinci plana atılmasını içeriyordu. Sosyalist Hümanizm, bireylerin refahını artırmayı amaçlayan bir ideoloji olarak değil, daha çok sosyalist devletin güçlenmesi ve kolektif refahın sağlanması için bir araç olarak yeniden şekillendirildi. Stalin'in politikaları, bireylerin hak ve ö...