1 Ağustos 2023 Salı

İSTANBUL'DAN NACİYE TEYZE GELDİ



3 Kasım 1963 Pazar, Ankara Atatürk Lisesi...

İkinci akşam etüdündeyiz. Ödevlerimi bitirdiğime göre, Anı Defterimi açarak geçmiş günler ve haftaların muhasebesini yazmaya başlıyorum.

*****

Dün İstanbul'dan Ülkü'nün annesi Naciye Teyze geldi. Geçen haftalarda ''Ülkü için uzaktan eğitimi'' zaman darlığından ötürü gerçekleştiremeyeceğimi yazmıştım. Bir anne gibi endişelenmiş. Duygularını mektupla bildirmek yerine Ankara'ya gelerek söylemek istemiş.

Atatürk Lisesi'ne yakın bir otelde kalıyor. Hazırlık Lisesinde beni buldu. İzmir Caddesi'ndeki kafelerden birinde oturup, sohbet ettik. Ülkü'yü çalıştıracak birini bulmuş yine Çapa'daki Fizik Öğretmenim Meziyet Çağlayan. Ülkü uyum sağlamış. Herşey yolunda gidiyormuş.

Ülkü'nün özel ders sorununun çözülmesine sevindim. Naciye Teyze ile etüt saatine kadar oturduk. Etüt için kalkmam gerektiğimi söylediğimde, bir zarfın içinde harçlık verdi. ''Olmaz, alamam Naciye Teyze'' dediysem de öyle çok ısrar etti ki almak zorunda kaldım.

Ellerini öperek ayrılırken ''hakkını helal et evladım. İstanbul'a geldiğinde manevi bir annen olduğumu unutma. Mutlaka bana uğramalısın'' diyerek beni alnımdan öptü.

Okula geldiğimde bana verdiği zarfı açtım. 100 Lira koymuştu içine. Duygulandım, gözlerimden birkaç damla yaş döküldü.

İçimden Naciye Teyze'ye minnet duygularımı sunduktan sonra gerçekleşen akşam etüdlerde ödevlerimi bitirdim.

*****

Bugün sabah kahvaltısından sonra, bize verilmiş olan giriş kartlarıyla, anlaşma yapılmış olan Ulus'taki hamama gittim. Yundum, yıkandım. Hafiflemiş ve rahatlamıştım.

Hamam sefasından sonra Başkent ve Cumhutiyetin simgesi olan Cumhuriyet Anıtı çevresinde dolandım birkaç kez.

Ankaralılar bilir, Eski Ankara Ulus’tur. Ulus Ankara’nın ilk merkezidir. Demişti Tarih öğretmeimiz. O zamanki adıyla Taşhan Meydanı'dır. Taşhan Meydanı genç cumhuriyetin, başta meclis binası olmak üzere, kamu binalarının yer aldığı bir açık alandı.

Taşhan Meydanı, meydana Ulus Cumhuriyet Anıtı konulunca Hâkimiyet-i Milliye yani Ulus adını almıştı.

Cumhuriyet Anıtı'nı hafızama kazıdıktan sonra, Atatürk Caddesi üzerinden Yenişehir'e doğru yürümeye başladım.

1920’li yıllarda, İstanbul Güzel Sanatlar Akademisinde öğretim görevlisi olan İtalyan Mimar Giulio Mongeri ve Mimar Kemalettin’in öğrencilerinden biri olan Arif Hikmet Koyunoğlu da Ankara’ya gelip, yeni oluşuma katkıda bulunmuşlardı.

Ulus Meydanı ile Yenişehir arasındaki ana yol çevresinde; birçok bakanlık binasının yanı sıra banka binaları da yapılmıştı. İtalyan Mimar Mongeri ’nin tasarımı olan binalardan; Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü, Osmanlı Bankası, Tekel Başmüdürlük ve Ulus’taki İş Bankası binaları vardı.

İlkokuldan itibaren, bulunduğum şehir ve kasabalarla bütünleşmek istemiştim hep. Şimdi de, Başkent Ankara ile bütünleşmem gerekiyordu. Ancak, Ankara'nın tarihçesini bilmem gerekiyordu.

Derslerim dışında, zaman ayırabilirsem, Kumrular Caddesi üzerinde bulunan Adnan Ötüken Halk Kütüphanesi'ne gidecektim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BİR YIL SONRA ÇAPA ÖĞRETMEN OKULU MİSAFİRİYİM

15 Haziran 1964 Pazartesi, İstanbul... Bugün sabah kahvaltısından sonra birden, zamanda 2 yıl geriye, İstanbul Çapa Öğretmen Okulu'a git...