Prof. Dr. Rauf Nasuhoğlu
.jpg)
Dur durak bilmeyen, adeta kaynayan koca bir kazandaki buhar molekülleri gibi her yerde olan, koca yürekli, ufak görünüşlü Rauf Hoca'nın çalışkanlığına ve hareketliliğine bakarak, biz ona Atom Karınca adını takmıştık.
Disiplinliydi, çalışkandı, verdiği derslerin sihirbazıydı. Bilimde, kitaplar dolusu bilginin kısa yazılışı olan formüllerin gerekli olduğunu, formülü oluşturan bilgi içeriğini anlamamış iseniz formüllerin anlamsız olacağını vurgulardı. Bir başka deyişle, Matematik ve Fiziğin formüller dersi olmadığını özenle vurgulardı.
Kontenjan Senatörü olan Hayri Dener'in o dönemdeki sınavına katılan herkes, Elektromanyetizma Dersinden geçer not almışken, ben girmediğim için Rauf Hoca'nın eline kalmıştım.
Sınav sonuçları asıldıktan hemen sonra odasına gittiğimde ''Hayri Beyin sınavına katılmadın, bana kaldın değil mi?'' Dedi. Hıkmık ettikten bir süre sonra en iyi bildiğin konuyu anlat bakalım. Dedi. Elektromanyetizma, sözüm ona, en iyi bildiğim konuydu.
Elektrik alanı ve manyetik alan bağıntısını yazan denklemi yazınca, bu eşitliğin Maxwell Denklemleriyle bağlantısı nedir? Sorusuna yanıtım denklemdeki sembollerin adlarından öteye geçemedi. Benimle dalga geçerek, arasıra Fen Fakültesi bahçesine gelip oturmuşsun!!
Bundan sonra benim derslerimde, karşımda olacaksın. Fiziğin bir formüller dersi olmadığını, ruhunu kavrayamadan benden geçer not alamazsın. Dedi. Dokuz dönem darslerine devam ederek sınavlarına girdim. Bir yıl gecikme ile okulu bitirdim.
İyi ki Rauf Nasuhoğlu öğrencisi olmuştum. Milli Eğitim Bakanlığı'nda 3 yıl çalıştıktan sonra, görülen lüzum üzerine bakanlık emrine alınınca, dersane piyasasına geçmek zorunda kaldım. Rauf Nasuhoğlu öğrencisi olarak yazdığım Fizik kitaplarımda kavram ve tanımları öne çıkardım. Yayınlarım ve öğretmenliğimle ünlü biri oldum.
Ulusal eğitimimizin Atatürk ilkeleri doğrultusunda ve çağdaş çizgide gelişmesi için en ön sıralarda yılmadan savaşan Rauf Nasuhoğlu'nu rehber edinerek aynı yoldan yürüdüm.
Her konuda öğrencilerine örnek olan Rauf Hoca, gerekliliğini hissettiği için, öğrencileriyle birlikte kuantum mekaniği derslerine girip yeniden kuantum fiziği öğrenmiş biriydi.
Bir yamaçtaki Roma Tiyatrolarını andıran 528 kişi kapasiteli Büyük Fizik Anfisindeki öğrencileri izler, dalga geçenlerri görür ve '' bu dersleri kıvıramayacaksanız gidip Milletvekili olun'' diye dalga geçerdi.

Prof. Dr. Rauf Nasuhoğlu, 1915 yılında Manisa'nın Gördes ilçesinde doğdu. Babası İhsan Nasuhoğlu’nun geniş çiftliğinde tütün ziraatinin meşakkatini ve köy halkının çalışmasını gözlemleyerek doğaya ve köy yaşamına olan sevgisini pekiştirdi.
İzmir Atatürk Lisesi'nde başarılı bir eğitim hayatının ardından 1932 yılında Millî Eğitim Bakanlığı sınavını kazanarak Fransa Nancy Üniversitesi’ne gitti. Burada matematik özel sınıfını ve fizik lisans bölümünü başarıyla tamamladı.
Yurda döndükten sonra çeşitli liselerde fizik-kimya öğretmenliği yaptı, askerlik görevini tamamladı. 1943 yılında Trabzon Lisesi’nde öğretmenlik yaptıktan sonra Balıkesir Necatibey Eğitim Enstitüsü’nde, ardından Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü’nde görev aldı.
1951 yılında Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi'nde doktora derecesini aldı ve 1953 yılında aynı fakültede öğretim üyesi oldu. 1954-1957 yılları arasında ABD Argon Laboratuvarı’nda, 1960-1961 yıllarında Almanya Mainz Gutenberg Üniversitesi’nde misafir hoca olarak çalıştı.
Yorumlar
Yorum Gönder